İşletmeler, işlemlerinde hem nakit hem de muhasebe ve bütçeleme tahakkuk esasını kullanırlar. ABD Genelinde Kabul Edilen Muhasebe İlkeleri bir kuruluşun finansal tablolarını tahakkuk esasına göre rapor etmesini gerektirir. Bu aynı zamanda gelecek yıl için öngörülecek gelir ve giderlerin ölçülmesine de yardımcı olabilir. Nakit akışı bir şirketin likidite endişeleriyle ilgilidir. Yeterli para olmadan işletme, vadesi geldiğinde faturaları ödeyemez.
Nakit Esaslı Muhasebe
Nakit esaslı muhasebe, bir işletmenin nakit girişlerini ve çıkışlarını, eşleştirme ilkesi için endişe duymadan tanır. Başka bir deyişle, gelir ve giderler, kazandıklarında veya yararlandıkları dönemde değil, nakit olarak değiştirilir olarak kaydedilir. Bir nakit bütçesi genellikle bir işletmenin likiditesini tahmin etmek için kullanılır. Eldeki makul miktarda nakit, bir şirketin müşterilere kredi kullandırmasına veya gelecekteki ödemelerin yapılacağı satın alımları fazla endişe duymadan gerçekleştirmesine olanak sağlayacaktır.
Tam Tahakkuk Esaslı Muhasebe
ABD Genelinde Kabul Edilen Muhasebe İlkeleri (GAAP), tüm finansal bilgilerin tahakkuk esasına göre raporlanmasını gerektirir. Bu, gelirin, nakit ödendiğinde değil kazanıldığında raporlandığı anlamına gelir. Giderler daha sonra gelir elde etmelerine yardımcı oldukları süreyle eşleştirilmelidir. Örneğin, ücretler ve maaşlar, çalışanın çalıştığı zaman ödenir. Tam bir tahakkuk bütçesi, tüm bu hususları hesaba katacaktır.
Tam Tahakkuk Bütçesi
Tam tahakkuk eden bütçe ve nakit bütçe, sayısal olarak eşleşmeyecektir. Tam bir tahakkuk bütçesi, belli bir süre boyunca gerçekte nakit alınamayan veya ödenmeyen değerleri tanıyacak ve tahmin edecektir. Belirli bir dönemin gelir ve giderlerini tahmin etmek, işletmenin elde etmeyi bekleyebileceği kar miktarını belirlemeye çalışmak için kullanılır.
Nakit bütçesi
Öte yandan, bir nakit bütçesi, sadece bir kuruluşun içine giren veya çıkarılan kalemleri planlayacaktır. Mesele, işletmenin operasyonlarını sürdürmek için yeterli paraya sahip olup olmadığını ve çok fazla likidite sorunuyla karşı karşıya kalmadan müşterilerine kredi katabilen olup olmadığını tespit etmektir.