Modern işletme uygulamalarında, bir teminat ile garantör arasındaki ayrımın zayıf veya hatta olmadığı varsayılmaktadır. Bununla birlikte, bu her zaman böyle değildir ve bir teminat ile garantör arasındaki fark, işletmenin konumuna bağlı olabilir. Bazı durumlarda, bir alacaklı, bir kefil olup bir kefil değilse, iflas eden bir şirketi mal sahibinden önce dava açmak zorunda kalabilir.
Kefil
Bir şirket borç aldığında, şirket sahibinin veya mal sahiplerinin garanti vermesini talep edebilir. Garanti, mal sahiplerinin şirketin borcunu şahsen garanti ettiğini belirtir. Eğer şirket borcun üzerine temerrüde düşerse, alacaklı borç garantisinden borç ödemesini bekleyebilir. Avukat Anthony Valiulis'e göre, temerrüde düşmüş bir şirketin peşinde koşmaya değer bir varlığı olamayacağından, alacaklılar sık sık şirketi borçlanmaya mahkum eder ve yerine kefile yaklaşır.
Surety
Bir kefalet aynı zamanda bir şirketin borçlarını iyi yapmak için söz verir, ancak kefilin hakları ile kefalet hakları arasında önemli bir fark vardır. Bir teminat, alacaklının, şirketin herhangi bir varlığı olmadığını bilse bile, doğrudan teminat yerine yaklaşmak yerine şirketi dava etmesinde ısrar edebilir. Alacaklı, şirketi "ilk sorumlu obligor" olarak adlandırılan dava açmazsa, alacaklı kefalet hakkını kaybeder.
Illinois Sürüleri Yasası
İki terim arasındaki fark ince ancak alacaklıların ve işletme sahiplerinin sorunlarına, özellikle de Illinois'e neden olacak kadar belirgin. Valiulis’e göre, JPMorgan Chase Bank N.A. - Earth Foods Inc.’de, Illinois Yüksek Mahkemesi, kefaletin ve ana borçlunun, şirketin borcu için hem "esasen hem de doğrudan sorumlu" olduğuna karar verdi. Kefiller ana borçlu temerrüde temerrüde düşene kadar borçtan sorumlu olmazlar, ancak kefilin alacaklıyı ilk olarak şirkete yaklaşmaya zorlama hakkı yoktur.
Dil Konuları
Valiulis’e göre, “garantör” veya “garanti” kelimelerini kullanan anlaşmalar belirsiz olabilir veya yeterince güçlü olmayabilir. Bunun yerine, garanti anlaşmaları, sadece şirketin temerrüde olması durumunda, kefilin kefil olma hakkını açıkça belirtmelidir. Dil belirsiz ise, kefil gerçekten bir kefalet olabilir ve alacaklı, muhtemelen iflas eden bir şirkete dava açmak için zaman ve para harcamak zorunda kalabilir.