Durumsal Liderlik Teorisi İlkeleri

İçindekiler:

Anonim

Durumsal liderlik teorisi 1980'lerin başında yazarlar ve yönetim uzmanları Paul Hersey ve Ken Blanchard tarafından yaratıldı. Teorilerine göre, etkin yönetimin hem ilgili göreve hem de bireyin yönettiği kişilerin vade seviyelerine bağlı olması gerekir. Hersey ve Blanchard, olgunluğu, bir görevin sorumluluğunu üstlenme yeteneği gibi çeşitli şekillerde tanımlar. Tek bir en iyi yönetim tarzı olmadığını vurguluyorlar.

Liderlik tarzı

Blanchard ve Hersey, kullanıldığı bağlama bağlı olarak etkili olan çeşitli liderlik tarzlarını ayırt eder. "Anlatmak", bir liderin basitçe komutlar verdiği tek yönlü iletişimi içerir. "Satış" komutları vermeyi içerir, aynı zamanda sohbeti haklı kılan kararları da içerir. “Katılmak”, hangi kursa katılacağınız konusunda yöneticiler ve çalışanlar arasındaki gerçek konuşmayı içerir. “Yetki vermek”, yönetici dışındaki bazı kişilerin kararlara dayanarak kendi kararlarını vermelerini sağlamaktır.

Vade Seviyeleri

Hersey ve Blanchard, modellerinde M1'den M4'e kadar dört temel olgunluk seviyesine sahiptir. M1, bir işi yapmak için temel becerilere sahip olmayan ve sorumluluk alma becerisine sahip olmayan çalışanları tanımlar. M2, çalışanları bazı temel becerilere sahip, ancak tam sorumluluk alma yeteneğinden yoksun olarak tanımlamaktadır. M3, yetenekli ve tecrübeli çalışanları tanımlamaktadır, ancak tam sorumluluk için özgüvene sahip değildir.M4 tüm sorumluluğu üstlenebilecek çalışanları açıklar.

Motivasyon Döngüsü

Blanchard ve Hersey, etkili bir liderin çalışanlarını müzakere edip üstesinden gelebilecekleri dört adımlı temel bir motivasyon döngüsünü tanımlar. D1, düşük yetkinliğe ve düşük motivasyona sahip çalışanları içerir. D2 düşük yeterliliğe sahip ancak motivasyonu yüksek çalışanlar içermektedir. D3 yetkinliği yüksek ancak motivasyonu düşük çalışanlar içermektedir. D4, yüksek yeterliliğe ve motivasyona sahip çalışanları içermektedir. Bu temel döngüde farklı işçi grupları farklı noktalarda olacak.

Motivasyon

Blanchard ve Hersey, yönetim sürecinin bir parçası olarak motivasyona büyük önem veriyor. En iyi menajerler, kendilerini standart bir formüle göre tekrarlayanlar değil, uğraştıkları belirli çalışanların benzersiz psikolojisine hitap etmenin yollarını bulan kişilerdir. Farklı çalışanlar farklı ihtiyaçlara sahip olacak ve onları motive etmek için farklı stiller gerektirecektir. Durumsal liderlik teorisi, yönetime daha organik bir yaklaşım anlamına gelir.