"Yabancı bağlı şirket" terimi, ana şirket dışındaki bir ülkede bulunan bir işletmeyi ifade eder. Bir bağlı şirket, ana şirketi veya holding şirketi tarafından kontrol edilir. Ana şirket, bağlı ortaklığın çoğunluk hissedarı olabilir ve / veya yönetim kurulunda daha büyük bir temsilci olabilir.
Yurtdışında Varlığı
Yabancı bir bağlı kuruluşa sahip olmanın en büyük avantajı, ana ortaklığa veya holding şirketine uluslararası bir varlık kazandırmasıdır. Bu, organizasyonun ulaşılabilirliğini arttırmak için bir pazara genişleyerek erişimini genişletmesine yardımcı olur. Bir Amerikan şirketinin Fransa'da bir iştiraki olduğunda, iştirak bir Fransız şirketi olarak kabul edilir; Bu, şirketin ürün ve hizmetlerinin pazarlanmasına da yardımcı olur.
Daha Az Yatırım
Yabancı bir iştirak sahibi olmak, ana ortaklık veya holding şirketlerinin yurtdışında şube veya yeni bir firma kurma zorunluluğu olmadan uluslararası bir varlık edinmesine yardımcı olur. Yabancı bir iştirak edinmek için gereken yatırım, başka bir ülkede şirketin bir birimini kurmaya göre daha azdır. Ek olarak, eğer şirket halihazırda var olan bir şirketi bağlı ortaklık olarak kullanmak için satın alırsa, tanıdık olmayan bir yerde yeni bir firma kurmanın karmaşık sürecinden geçmek zorunda değildir.
Azalan Maliyetler
Birçok şirket, emek ve üretim maliyetlerinin ana ülkelerindeki maliyetlerden çok daha düşük olduğu ülkelerde yabancı yan kuruluşlar almayı veya yönetmeyi tercih eder. Bu, şirketlerin daha düşük maliyetlerle üretmelerini veya daha düşük maliyetlerle hizmet vermelerini sağlayarak daha yüksek kar elde etmelerini sağlar.
Sınırlı Sorumluluk
Bir şirket tarafından satın alınan yabancı bağlı ortaklık, ana ortaklık veya holding şirketininkinden ayrı bir tüzel kişiliktir. Bağlı ortaklığın sınırlı sorumluluğu vardır; Bu, şirketin zarar etmesi durumunda ana şirketin mal varlığına dokunulmayacağı anlamına gelir. Bununla birlikte, bu kural yerel yasalara bağlı olarak her zaman tüm ülkelerde geçerli değildir.