Tahsis ve Paylaştırma Arasındaki Fark

İçindekiler:

Anonim

Bir işletme kar elde ettiğinde, genellikle hem eyalet hem de federal gelir vergisini ödemek zorundadır. Birçok işletme birden fazla eyalette gelir elde eder. Bir işletmenin gelirinin ne kadarının her eyalette vergilendirilebilir olduğunu belirlemek için, işletmenin merkezinde bulunduğu eyalet tahsis ve dağıtma prosedürlerini kullanır.

Tahsis ve Dağıtımı Tanımlama

Tahsis, bir eyalet vergi dairesinin belirli bir tür vergiye tabi geliri bir veya daha fazla devlete tahsis etmek için kullandığı bir süreçtir. Öte yandan, paylaştırma, bir devlet vergi dairesinin bazı vergilendirilebilir gelir türlerini bordro, satış ve işletme mülkünün yerini alan bir formüle dayanarak birkaç eyalet arasında paylaştırmak için kullandığı bir süreçtir.

karşılaştırma

Dağıtma, her eyalette gelirin ne kadarının vergilendirilebilir olduğunu belirlemek için matematiksel formüllerin kullanılmasını içerirken, tahsisat bütün geliri bir devlete tahsis eder veya birden fazla devlet arasında eşit olarak böler. Bir eyalet vergi dairesi, bir işletmenin bir işletmenin işletmeden elde ettiği geliri belirli eyaletlere tahsis etmek için tahsis eder, ancak bir işletmenin bir işletmenin faaliyet yaptığı gelirleri işletmenin faaliyet gösterdiği ülkeler arasında dağıtması için kullanır.

İşletme ve İşletme Dışı Gelir

Gelirin paylaştırmaya veya tahsise tabi olup olmadığını belirlemek için, devlet ilk önce gelirin işletme geliri veya işletme geliri olarak nitelendirilip getirilmediğini belirlemelidir. Ticari olmayan gelirler tipik olarak patent gelirlerini, telif hakları ve belirli sermaye kazançlarını içerirken, ticari gelirler tipik olarak işletmenin normal ticaretiyle ilgili herhangi bir geliri içerir. Her devlet, hangi gelir türünün işletme veya işletme dışı gelir olarak nitelendirileceğini belirlemek için kendi kurallarını yayınlar.

hususlar

Bir eyalet vergi dairesi, işletme dışı geliri, işletmenin vergilendirmeden muaf olduğu bir devlete tahsis ederse, bunun yerine işletmenin kendi eyaletinde vergilendirilebilir olması gerekir. Devlet vergi daireleri genel olarak pasif geliri işletme dışı gelir olarak sınıflandırsa da pasif gelir, işletmenin birincil ticaretinin ayrılmaz bir parçasını teşkil ettiği takdirde işletme geliri olarak nitelenebilir. Örneğin, bir şirketin birincil işlevi kar için telif hakkı satın almayı içeriyorsa, telif hakları tarafından elde edilen gelir işletme geliridir.